MammaPrint, 2016’da New England Tıp Dergisi’nde yayınlanan bağımsız bir çalışma olan MINDACT’ın en yüksek klinik kanıt düzeyi (seviye 1A) ile desteklenmektedir.
Araştırma, adjuvan kemoterapiden fayda görmesi muhtemel olmayan hastaların seçimi için, standart patolojik kriterler ile karşılaştırıldığında (veya birlikte kullanıldığında) MammaPrint’in klinik kullanımını araştırdı.
Hem klinik hem de genomik değerlendirmeler ile düşük risk olarak nitelendirilen hastalar, kemoterapiden korundu, ikisinde de yüksek risk olarak nitelendirilen hastaların kemoterapiye girmeleri önerildi. Uyuşmayan sonuçları olanlar, kemoterapi tedavisine karar vermek için klinik ya da genomik (MammaPrint) risk değerlendirmesini kullanmak için randomize edildi.
Klinik olarak yüksek riskli olan MINDACT hastalarının% 46’sı, MammaPrint tarafından Düşük Riskli olarak saptanmıştır.
Klinik olarak yüksek riskli olan hastaların, MammaPrint tarafından Düşük Riskli saptananlarının %95’inde kemoterapi almadan 5 yılda kanseri nüksü olmamıştır.
Klinik olarak yüksek riskli ve lenf nodu +1 +3 pozitif tutulumu olan hastaların, MammaPrint tarafından Düşük Riskli saptananlarının %96’sınde kemoterapi almadan 5 yılda kanseri nüksü olmamıştır.
REFERANSLAR
1 Cardoso F, van’t Veer LJ, Bogaerts J, et al. 70-Gene Signature as an Aid to Treatment Decisions in Early-Stage Breast Cancer. N Engl J Med. 2016; 375(8):717-29